blustering ne demek?
- [bluster] bağıra çağıra konuşmak, tehditler savurmak, küstahça konuşmak, fırtına gibi esmek (Argo)
- Yüksek ve haşin bir şekilde esme, sert bir şekilde esme ("blustering winds {sert rüzgarlar}" gibi); gürültücü, şamatacı, şiddetli, taşkın
blustering fellow
- Küstah kimse, farfara
bluster
- Şiddet ve gürültüyle esmek (rüzgar)
- Yüksek sesle tehdit savurmak
- Patırtı etmek, yaygarayı basmak
- Gürültü, yaygara
- Yüksekten atma, martaval