birincil evren ışınları ne demek?
- Yerin uçunyuvarına girmeyen evren ışınları.
- Yerin uçunyuvarına girmeyen evren ışınları.
- Primary cosmic-rays.
- Primären kosmische Strahlen
- Rayons cosmiques primaires
birincil
- Sırada, önemde ilk yeri alan.
- Temel olarak alınan, ana, temel, esas, asli.
- Ilk, en yalın, en önemli olay , biçim ya da küme. Örn. karmaşık tepkimeler dizgesindeki en önemli ya da en hızlı tepkime.
- Primary esas.
- Primary.
birincil adsorplama tabakası
- Örgü iyonları tarafından çözeltideki zıt yüklü iyonların çekilmesi sonucu, bir katının yüzeyinde oluşan yüklü iyonlar tabakası.
evren
- Yaşanılan vasat.
- Düzenli ve uyumlu bir bütün olarak düşünülen bütün varlıklar.
- Gök varlıklarının bütünü, kainat, cihan, alem, kozmos.
- Kişinin içinde yaşadığı, ilişkide bulunduğu ortam.
- Bütün gökcisimlerinin içinde yer aldığı düşünülen sonsuz varlık.
- Düzenli ve uyumlu bir bütün olarak düşünülen tüm varlıklar.
- Ana kitle.
- Gök varlıklarının tümü, kainat.
- Boylu boslu, yakışıklı.
- Ejder, ejderha.
ışın
- Bir ışık kaynağından çıkarak her yöne yayılıp giden ışık demeti, şua.
- Işınetkin özdeklerin saçtıkları alfa, beta, gama ışınlarından her biri.
- Bir noktadan çıkıp sonsuza giden yarım doğrulardan her biri.
- Isı ya da ışık erkesinin yayılma doğrultusunu gösteren çizgi.
- Bir çemberin ya da bir yuvarın özeğinden dışa doğru uzanan çizgilerden her biri.
- Bir ışık kaynağından çıkarak her yöne yayılıp giden ışık demeti.
- Bk. dizi
- Ray.
- Gleam.
- Beam.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
birincilbirincil adsorplama tabakasıbirincil ağızlılarbirincil akantozis nigrikansbirincil aktif taşınımbirincil alanbirincil aldosteronizmbirincil alkil halojenürbirincil alkolbirincil aminbirincibirinci ağırlıkbirinci alanbirinci alkolbirinci aoristevrenevren bilimievren bilimselevren değişkenliğievren doğumsalevren doğumuevren gemiciliğievren gözerimievren ışınıevren ışını sağanağıevreevre açısıevre bindiricisievre çizelgesievre çizgesi