evren ne demek?
- İstatistikte, belirli bir özelliğe sahip bireylerin tümünün oluşturduğu topluluk.
- Düzenli ve uyumlu bir bütün olarak düşünülen bütün varlıklar.
Yemeyi, içmeyi, konuşmayı, düşmanlarımı, dostlarımı, orta malı hislerimi ve evreni unuttum.
R. H. Karay - Bütün gökcisimlerinin içinde yer aldığı düşünülen sonsuz varlık.
- Düzenli ve uyumlu bir bütün olarak düşünülen tüm varlıklar.
- Gök varlıklarının bütünü, kainat, cihan, alem, kozmos.
Eski yorumcular daha ileri gitmiş, evrenin yaratılmasında ve doğanın kurallarında bile matematik bir öz bulmuşlardır.
H. Taner - Kişinin içinde yaşadığı, ilişkide bulunduğu ortam.
Kendi evrenine dalmış olan Halim, ürkerek sıçradı, bir adım geriye attı.
A. İlhan - Gök varlıklarının tümü, kainat.
- Boylu boslu, yakışıklı.
- Yaşanılan vasat.
- Ejder, ejderha.
- Kahraman, yiğit.
- Kainat, dünya.
- Ana kitle.
- Zaman.
- Universe, population.
- Universe.
- Cosmos.
- The infinite.
- Creation.
- Macrocosm.
- System.
- Environment.
- Population.
- Time.
- Horizon.
- Total field under survey.
- World.
- Kosmos
- Cosmos
- Univers
evren bilimi
- Evreni yöneten genel yasalar bilimi, kozmoloji.
- Evrenin oluşumunu, yapısını inceleyen felsefe ve bilimsel öğreti.
evren bilimsel
- Evren bilimiyle ilgili, kozmolojik.