birinci ne demek?
- Bir sayısının sıra sıfatı.
- Zaman, yer, sıra bakımından başkalarından önce gelen kimse, şey
Birincisi ne kadar mağrur ise, öbürü o kadar yılışık.
Y. Z. Ortaç - Sırada, önem sırasında en üstün olan kimse
Sınıfın birincisi olduğundan imtihanlara girişinde...
Ö. Seyfettin - Ulaşım araçlarında mevki, sınıf
Bütün grubu hiç olmazsa ilk ineceğimiz iskeleye kadar birincide götürmek istemişti.
R. N. Güntekin - Sinemalarda, bazen ön ve hususinin bir bölümünü kapsayan sıralar; genellikle salonun görüntülükten ortasına doğru uzanan bölümü.
- Bir kümenin, bir bölgenin ya da tüm bölgelerin takımları arasında yapılan oyunlar sonucunda puan yönünden en üst sırayı elde eden takım.
- First.
- Primary.
- Premier.
- Uppermost.
- Winner.
- The first.
- Fundamental.
- Initial.
- Prime.
- Stalls.
- Champion.
- Parkett
- Orchestre
birinci ağırlık
- 48 kiloda yapılan güreşler.
birinci alan
- Field one