bilgince ne demek?
- Bilgine yakışır, bilgin tavrında, bilgin gibi
Bilgin değilim. Onun için yazılarımda da bilgince tavır takınmaktan çekinirim.
O. Veli Eruditely, in a learned manner, knowledgeably.
bilgin
- Bilimsel bir konuda çok bilgisi olan kimse, bilimci, âlim.
- bilgili kişi (alim, karşılığı olarak da kullanılmaktadır)
- Bilimsel bir konuda derin bilgisi olan, alim.
- Alim, bilge.
Learned.
Erudite.
Scholar.
Bookman.
Learned man.
Scientist.
bilgin bilmecesi
- Bilginlerin yarattığı, halk ürünü olmayan bilmece türü. bk. yazınsal bilmece, sanat bilmecesi.
Riddle of scientist.
Devinette savante