bilemek ne demek?
- Kesici aletlerin ağzını çark, zımpara, eğe, bileği taşı vb.nde keskinleştirmek, keskin duruma getirmek.
- Güçlendirmek, etkisini artırmak.
Grind.
Sharpen.
Whet.
To sharpen.
To whet.
To grind.
To hone.
Edge.
Hone.
bileme
- Aşırı sevgi ve bağlılık duygusu, sevi
- Bilemek işi
- Ağaçtan talaş kaldırarak iş gören araçların, körlenen ağızlarını yeniden keskin hale getirme işlemi.
- Bk. bileme
Sharpening.
Grinding.
Honing.
Schleifen
bileme acısı
- Bk. bileme açısı