bile bile lades ne demek?
- Kötü bir durumu öyle gerektiği için kabullenmiş görünme, bilerek aldanmış görünme.
Benimki bir yapı meselesi. Ben böyleyim. Benimki bile bile lades. Aldırmıyorum, hoşgörümü kullanıyorum.
N. Meriç - Sonucun kötü olacağını bilse bile bir işe girme.
bile bile
- Bilerek, isteyerek, önceden tasarlayarak, düşünülerek, kasten
- Çekinmeden.
Deliberately.
Intentionally.
Knowingly.
On purpose.
In cold blood.
Consciously.
Designedly.
bile
- Birlikte.
- Da, de, dahi
- Üstelik.
- Ada. Her tarafı denizle kaplanmış olan kara parçası.
- Hatta.
Very.
Even.
Even if.
Already.
Nor yet.
bile
- Birlikte.
- Da, de, dahi
- Üstelik.
- Ada. Her tarafı denizle kaplanmış olan kara parçası.
- Hatta.
Very.
Even.
Even if.
Already.
Nor yet.
lades
- Tavuğun lades kemiğini iki kişinin birer ucundan tutarak kırması, birinin bir şeyi "aklımda" veya "hatırımda" demeden ötekinden almasıyla yenilmiş sayılarak biten oyun, lades oyun.
Bet with the wishbone.