bakışları ile utandırmak ne demek?
- Stare smb. out.
stare
- Gözü dalmak, boşluğa bakmak
- Boş boş bakmak
- Bakakalmak, hayretle bakmak
- Gözünü dikip bakmak, uzun uzun bakmak
- Dik durmak (saç)
- Uzun ve küstahca bakış
- Bakışların bir noktaya takılıp kalması
- Dik dik bakmak
bakışları ile altetmek
- Outface.
bakışlarıyla utandırmak
- Put smb. out of countenance.
ile
- Kelimenin sonuna geldiğinde birliktelik, beraberlik, araç, sebep veya durum anlatan cümleler yapmaya yarayan bir söz
- Bazı soyut isimlere getirildiğinde durum bildiren zarflar oluşturan bir söz.
- Cümle içinde aynı görevde bulunan iki ögeyi birbirine bağlamaya yarayan bir söz.
- By means of.
- Hereby.
- Upon.
- With.
- Together with.
- Withal.
- Plus.
utandırmak
- Utanmasına yol açmak, utanacak bir duruma düşürmek, mahcup etmek
- To shame.
- Embarrass.
- Put smb.
- Shame.
- Put to the blush.
- To confusion.
- Humiliate.
- Make smb.
- Feel small.