utandırmak ne demek?
- Utanmasına yol açmak, utanacak bir duruma düşürmek, mahcup etmek
- To shame.
- Embarrass.
- Put smb.
- Shame.
- Put to the blush.
- To confusion.
- Humiliate.
- Make smb.
- Feel small.
- Bring disgrace on smb.
- Disgrace.
- Abash.
- Confound.
- Mortify.
- Scandalize.
- Wither.
- To put to shame.
- To mortify.
- To humiliate.
- To embarrass.
- To show sb up.
utandırma
- Utandırmak işi.
- Humiliation.
utandırma kültürü
- Bireylerin davranışlarının başkalarınca yapılan eleştiri ve küçük düşürme tepkileriyle denetlendiği kültür tipi.