başta taşımak ne demek?
- Saygı göstermek.
saygı
- Değeri, üstünlüğü, yaşlılığı, yararlılığı, kutsallığı dolayısıyla bir kimseye, bir şeye karşı dikkatli, özenli, ölçülü davranmaya sebep olan sevgi duygusu, hürmet, ihtiram
- Başkalarını rahatsız etmekten çekinme duygusu.
- Bir kişiye, bir düşünüşe, bir eyleme, bir başarıya yüksek değer vermekten doğan özel bir duygu, // Özellikle ahlâk değerlerine karşı duyulur. Ahlâk felsefesinde Kant'la önem kazanmıştır. Kant ahlâkın temelini ahlâk yasasınasaygıda bulur.
- insanlara karşı dikkatli, ölçülü, özenli davranmaya neden olan sevgi duygusu değer yargısı
- Değeri, üstünlüğü, yaşlılığı dolayısıyla bir kimseye veya bir şeye karşı dikkatli, özenli, ölçülü davranmaya neden olan sevgi duygusu.
- Respect.
- Regard.
- Consideration.
- Esteem.
- Obeisance.
başta
- En önde olan
- Özellikle.
- Ahead.
- First.
- Foremost.
- In the first instance.
- At the outset.
- For starters.
- First of all.
- Most of all.
başta gelen
- First, overriding.
taşımak
- Bir şeyi bir yerden alıp başka bir yere götürmek
- Üstünde bulundurmak
- Bir nesnenin ağırlığını yüklenmek
- Boru, kanal vb. ile sıvı maddeleri bir yerden başka bir yere aktarmak.
- Giymek
- Sahip olmak, özellik olarak bulundurmak.
- Katlanmak, üstlenmek, yüklenmek, çekmek.
- Duymak, hissetmek
- Walk.
- Ride.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
baştabaşta gelenbaşta gelmekbaşta kabul edilmiş teorembaşta koşkubaşta olan kimsebaşta soluklamabaşta tutuşbaşta ünlü türemesibaşta ünsüz türemesibaşbaş ağır gerek, kulak sağırbaş ağrım var.baş ağrısıbaş ağrısı olmaktaşımaktaşımataşıma alanıtaşıma aracısıtaşıma araçlarıtaşıma bandıtaşımtaşıtaşı gediğine koymaktaşı gediğine oturtmaktaşı ölçeyimtaşı sıksa suyunu çıkarır