bütçe sınırlaması doğrusu ne demek?
- Bk. bütçe doğrusu
bütçe doğrusu
- Neoklasik tüketici dengesi çözümlemesinde kullanılan, iki mallı bir modelde fiyatların veri olduğu varsayımı altında, tüketicinin gelirinin tümünü harcaması koşuluyla satınalabileceği mal bileşimlerinin geometrik yeri.
- Budget line.
bütçe
- Devletin, bir kuruluşun, bir aile veya bir kimsenin gelecekteki belirli bir süre için tasarladığı gelir ve giderlerinin tümü
- Devlet ve öteki kuruluş veya toplulukların belirli bir dönem içindeki gelir ve giderlerinin oranlama niceliklerini önceden belirleyen, onaylayan ve bu işlemlerin yapılmasına izin veren kanun veya karar.
- Devletin gelecek dönem içinde elde edeceği gelirlerle, yapacağı giderleri bir arada gösteren belge. krş. genelbütçe, konsolidebütçe, mahalli idarelerbütçesi, katmabütçe
- İşletmelerin gelecekte belirli bir dönemde gerçekleşmesini öngördükleri gelir ve giderlerin karşılıklı tahminlerini içeren cetvel.
- Hanehalkının gelir ve harcamaları. krş. tüketicibütçesi
- Bk. ödeneklik
- Bk. geçinge
- Fr. Devletin veya diğer kuruluşların yıllık gelir ve giderlerini (sarfiyat ve varidatlarını) gösteren ve bunlarla ilgili harcamaları tayin eden hesap işleri.
- Budget.
- Supply.
bütçe açığı
- Bütçede belirlenen giderlerin gelirlerden çok olması durumu.
- Bütçe giderlerinin gelirlerinden daha fazla, diğer bir deyişle bütçe dengesinin negatif olması durumu. krş. denk bütçe
- Bk. ödeneklik açığı
- Deficit.
- Budgetary deficit.
- Budget deficit.
- Deficit in budget.
doğrusu
- Gerçeği söylemek gerekirse, gerçek şu ki
- In fact.
- Actually.
- As a matter of fact.
- Honestly.
- To tell the truth.
- In all conscience.
- Frankly speaking.
- Strictly speaking.
- The straight of it.