azımsanmak ne demek?
- Az görülerek beğenmemek.
az
- Nicelik, nitelik, güç, süre, sayı bakımından eksiklik.
- Alışılmış olandan, umulandan veya gerekenden eksik, çok karşıtı.
- Küçük miktarda, çok olmayan.
- Küçük bir kısım, küçük bir miktar.
- Nadir olarak görülen eşya, zümre. Seyrek, ender.
- Azot elementinin simgesi. Bu gaz N simgesi ile de gösterilir.
- Little.
- Small.
- Short.
- Under.
azımsama
- Azımsamak işi.
- Disdain.
azımsamak
- Bir şeyin umulduğundan az olduğu yargısına varmak, az görmek, az bulmak.
- Görüp beğenmemek, az bulmak, daha fazlasını beklemek.
- İstisgar etmek.
- To regard as too little.
- To consider insufficient.
- To regard sth as too little to undervalue.