av avlanmış, tav tavlanmış ne demek?
- Olan olmuş, iş işten geçmiş, artık yapacak bir şey yok.
av
- Karada, denizde, gölde veya akarsularda evcil olmayan hayvanları vurma veya yakalama işi.
- Bir hayvanın bir başka hayvanı yemek için yakalaması.
- Bu yollarla yakalanan hayvan.
- Tuzağa düşürülen, kendisinden yararlanılan kimse.
- Avcı tarafından avlanan hayvan.
- Belirli bir metot ve av aracı kullanılarak elde edilen su ürünü.
- Short for 'array value', which refers to one of Perl's internal data types An AV is a kind of SV.
- Audio-Visual AV Macintosh models have video-capture hardware and have sophisticated sound recording capabilities.
- Abbreviation of aperture value Used on some camera information displays as a shortened way to refer to aperture settings.
- Short for 'array value', which refers to one of Perl's internal data types that holds an array The AV type is a subclass of SV.
av ağaları
- Avlanmaya çıkan padişahın yanında bulunup kendisine yardım eden ağalar: atmacacıbaşı, çakırcıbaşı, şahincibaşı.
tav
- Bir şeyi istekle yapmak.
- İşlenecek bir nesnede bulunması gereken ısının, nemin yeterli olması durumu.
- Hayvanlarda besili olma durumu.
- En uygun durum ve zaman
- Şişman.
- Harlı.
- Orman
- Hız.
- Boyun eğme.
- İsteyerek uymak.