attorney ne demek?

  1. Dava vekili
  2. Avukat
  3. Mümessil
  4. Temsilci

dava

  1. Korunmanın bir hüküm ile sağlanması için yargı organlarına başvurma.
  2. İleri sürülerek savunulan düşünce, çözümlenmesi gerekli olan konu, sav
  3. Sorun
  4. Ülkü
  5. Sevgili.
  6. Aranç, dilem, ~ etmek: arançlamak, dilemlemek. ~ nın ihbârı : arancın, dilemin bildirilmesi, ~ ya müdâhale: aranca, dileme katılma. ictinâb ~ sı: önleme arancı, dilemi. îfâ ~sı: ödeme arancı, dilemi, inşâî ~ biçimleyici aranç, dilem (Gestaltungsklage), men' ~sı: giderme arancı, dilemi, tesbît ~ sı: belirtme (saptama) arancı, dilemi.
  7. Yargılıklarca çözümlenmesi gereken uyuşmazlıklar için, yasada gösterilen yöntemine göre açılan ve yapılacak yargılama sonucunda, yargıcın kararıyla yargıya bağlanan uyuşmazlıklara ilişkin istemler.
  8. Bk. kanıtsav
  9. Takib edilen fikir, iddia. (Osmanlıca'da yazılışı: da'vâ)
  10. (en)Lawsuit.

attorney at law

  1. Temsilci
  2. Vekil
  3. Avukat

attorney at low

  1. Avukat

Türetilmiş Kelimeler (bis)

attorney at lawattorney at lowattorney feeattorney generalattorney generalshipattorney in factattorneysattorneyshipattornatto
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın