anlaşılmayan nokta ne demek?
- Blind spot.
blind
- Kör, âmâ
- Anlayışsız, anlamamakta direnen
- Şuursuz, gözü kararmış
- Duygusuz
- Anlaşılması güç
- Gizli, gözden uzak
- Çıkmaz
- Körü körüne olan
- Dili sarhoş
- Kör etmek körleştirmek
anlaşılmayan bir telaffuzla konuşmak
- Burr.
anlaşılma
- Anlaşılmak işi.
nokta
- Çok küçük boyutlarda işaret, benek.
- Bazı harflerin üzerine konulan ufak işaret.
- Yer
- Konu, konu ile ilgili önemli bölüm
- Nöbetçi bulunan yer.
- Nöbetçi, gözcü, bekçi
- Sınır, derece, radde.
- Cümlenin bittiğini anlatmak için sonuna konulan, küçük benek biçimindeki noktalama işareti (.).
- Uzambilgisinde tanımsız öğelerden biri.
- Belirli bir uzayın koyutlarını gerçekleyen öğelerden her biri.