blind ne demek?
- Kör, âmâ
- Anlayışsız, anlamamakta direnen
- Şuursuz, gözü kararmış
- Duygusuz
- Anlaşılması güç
- Gizli, gözden uzak
- Çıkmaz
- Körü körüne olan
- Dili sarhoş
- Kör etmek körleştirmek
- Gözünü almak, kamaştırmak
- Perde, stor, güneşlik
- Pusu, avcıların av bekledikleri yer
- Kör etmek; göz kamaştırmak; saklamak; hızlı sürmek
blind algorithm
- Gözü kapalı algoritma
blind alley
- Çıkmaz sokak, sonu olmayan şey