amerikalararası kalkınma bankası ne demek?
- 1960 yılında yirmi beş Latin Amerika ve Karayip ülkelerince kurulan, 1974 yılında on beş Avrupa ülkesi, Kanada, Japonya ve İsrail'in katılımıyla genişleyen, üye ülkelerin iktisadi ve sosyal kalkınmasına katkıda bulunan banka.
- Interamerican Development Bank.
kalkınma
- Kalkınmak işi
- İyileşme, şifa bulma
- Bir ekonomide halkın değer yargıları, dünya görüşü ile tüketim ve davranış kalıplarındaki değişmeleri içeren toplumsal ve kuramsal yapıda dönüşüme yol açan büyüme.
- Reconstruction.
- Development.
- Progress.
- Improvement.
- Recovery.
kalkınma bankacılığı
- Sermaye piyasasının gelişmediği ülkelerde, yatırım sermayesi yetersizliğini gidermek ve teknik yardım sağlamak yoluyla girişimcilerin temel sanayilere yatırım yapmak konusundaki korku ve kararsızlıklarını ortadan kaldırarak sanayileşmeyi hızlandırmak amacıyla etkinlikte bulunan bankacılık.
- Development banking.
kalkınma
- Kalkınmak işi
- İyileşme, şifa bulma
- Bir ekonomide halkın değer yargıları, dünya görüşü ile tüketim ve davranış kalıplarındaki değişmeleri içeren toplumsal ve kuramsal yapıda dönüşüme yol açan büyüme.
- Reconstruction.
- Development.
- Progress.
- Improvement.
- Recovery.
banka
- Faizle para alıp veren, kredi, iskonto, kambiyo işlemleri yapan, kasalarında para, değerli belge, eşya saklayan ve bunlardan daha başka parasal ekonomik etkinliklerde bulunan kuruluş.
- Bankacılık işleminin yapıldığı yer.
- Mevduat kabul eden, kredi açan, ulusal ve uluslararası ödemelerde aracılık, para nakli, senet iskontosu, emanet kabulü vb. hizmetleri sunan, pazarlanabilir menkul değerler gibi finansal aktifleri elinde tutan ve saymaca para yaratan finansal aracı kurum.
- İtl. Faizle para alıp veren, kredi, iskonto, kambiyo işlerini gören ticari kuruluş.Faiz dinimizde günahtır. Bankalar dar gelirlilerin paralarını faiz karşılığı toplar, zenginlere daha yüksek faizle verir. Bunlar dar gelirlilerin tasarruf ettikleri paralarla bir iş yeri açar, bir mal üretir ve bu malın fiatına, ödedikleri faizi de ekliyerek paranın asıl sahibine satarlar. Böylece bankada faiz karşılığı para yatıran dar gelirliler, kendi paralarıyla üretilen bu malları satın almakla kendi aldıkları faizden daha fazlasını yani zenginin bankaya ödediği faizi ödemiş olurlar. Hem bankacıyı, hem banka ile iş yapan ticaret erbabını kendi paralarıyla çalışmadan zengin etmiş, fiatlarını yükseltmesine ve dar gelirlilerin zulme uğramasına alet olmuş olurlar.İslama uygun olan; iş ortaklığıdır. İş adamı paralarını kullandığı insanları, paraları ölç--uşu--nde işine ortak yapmalı, karını da zararını da buna göre bölüşmelidir. Böyle olursa hem fiatlar yükselmez, hem de bir kısım insanlar zenginleşirken, diğerleri fakirleşmez.
- Banking.
- Banking house.
- Bank.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
kalkınmakalkınma bankacılığıkalkınma ekonomisikalkınma hızıkalkınma için bölgesel işbirliği örgütükalkınma için bölgesel işbirliği teşkilatıkalkınma iktisadıkalkınma ile ilgilikalkınma izlemikalkınma kredisikalkındırmakalkındırmakkalkındırmamakkalkınışkalkıkkalkık burunkalkık burunlukalkık kenarlı şapkakalkık uçlu