alelade ne demek?
- Her zaman görülen, olağan
Bu namaz, alelade bir ibadet değildi.
R. E. Ünaydın - Bayağı, sıradan
Aslında yılbaşı da, her gün gibi alelade bir gündür.
H. TanerBunu alelade bir muharrir değil, hayatı deşen realist bir romancı yazıyor.
N. Hikmet - Tabiî
- Adet olduğu üzere. (Osmanlıca'da yazılışı: ale-l-ade)
Pedestrian.
Ordinary.
Usual.
Common.
Commonplace.
Matter of fact.
Matter of-fact.
Moderate.
Run of the mill.
Unexceptional.
Workaday.
alelade işletme hakkı
- Bk. tüm işletme hakkı
alelade pazarlama
- Şirketin halka sunumunda, aracı kurumun belli bir süre içinde hiçbir yükümlülük altına girmeden menkul kıymeti pazarlaması.
Ordinary marketing.