alelacayip ne demek?
- Acayip üstü, çok acayip, bambaşka
O zaman köprü böyle değildi, alelacayip bir iskeleydi.
A. Rasim - Aykırı, pek acayip, tuhaf.
- Weird, strange, odd.
alelacaib
- Aykırı, pek acayip, tuhaf.
- Tuhaf şey, şaşılacak şey. (Osmanlıca'da yazılışı: ale-l-acaib)
alelacele
- Çabucak
- Çarçabuk, acele olarak, çabuk. (Osmanlıca'da yazılışı: ale-l-acele)
- In great haste.
- In a big hurry.
- Head over heels.
- Headfirst.
- Posthaste.
- Sharpish.
- Whip and spur.