alay bağlamak ne demek?
- Törene hazır durumda düzene girmek.
alay
- Ses tonu, söz, davranış vb. yollarla biriyle, bir şeyle eğlenme, küçümseme.
- Genellikle üç tabur ve bunlara bağlı birliklerden oluşan asker topluluğu.
- Herhangi bir törende veya gösteride yer alan topluluk.
- Çok kalabalık.
- Bütün, hep.
- Geçit resmine, gösteri yürüyüşüne katılan asker birliği ya da insan topluluğu.
- Bir törende, gösteride yer alan kalabalık.
- Uygur yazılarında adı geçen kahraman.
- Üç taburdan oluşan asker topluluğu.
- 3-4 tabur piyade veya 5 bölük süvari askerinden mürekkep kuvvet.
alay alay
- Pek çok, çok sayıda
- Kalabalık olarak.
- Güruh güruh, yığın yığın.
- In large crowds.
- In troops.
bağlamak
- Bir şeyi bir yere veya bir şeye tutturmak.
- Düğümlemek.
- Yara ilaç koyup bezle sarmak.
- Denk yapmak, paket yapmak.
- Oluşmak, tutmak, meydana gelmek
- Bir iş veya kimse için ayırmak, tahsis etmek.
- Anlaşma yapmak.
- Uyulması zorunlu olmak
- Ilzâm etmek, borçlandırmak.
- Fixate.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
alayalay alayalay arabasıalay beyialay bozan tüfegialay çeşidindenalay edenalay ederekalay edilecek şeyalay eminialaala alaala ala ala alaya kalkmakala alış almaala günbağlamakbağlamabağlama açınığıbağlama ağızlığıbağlama barınağıbağlama bileziğibağlambağlam değiştirmesibağlam duyarsızbağlam erkesibağlam kaydıbağlabağlaçbağlaç asıntısıbağlaç deyimibağlaç görevi gören kip