alışma ne demek?
- Alışmak işi
- Uyum.
- Yabancılık duymama.
- İntibak etme.
- Mümarese.
- Becoming accustomed.
- Breaking in.
- Orientation.
- Adaptation.
alışmak
- Bir işi tekrarlayarak kolaylıkla yapabilmek
- Yadırgamaz duruma gelmek.
- Uyar duruma gelmek, uygun gelmek, intibak etmek
- Sürekli ister olmak.
- Bağlanmak, ısınmak
- Bağımlılık kazanmak.
- Evcilleşmek, ehlîleşmek.
- Tutuşmak, yanmaya başlamak.
- Be in the habit of doing.
- Get used to.
alışma devresi
- Familiarization period
alışmadık götte don durmaz
- Bir kimse alışmadığı, sıkıcı bir duruma kendini kolay kolay uyduramaz, ondan bir an önce kurtulmaya çalışır.