alış ne demek?
- Alma işi veya biçimi.
- Satın alma.
- Bir noktanın etrafı görüş hali.
- Bk. alıç
- Buying.
- Taking.
- Receiving.
- Reception.
- Purchase.
- Take.
alıç
- Aşık oyununu iyi oynayan kimse.
- Bu ağacın mayhoş yemişi.
- Akdiken
- Aluç.
- Gülgiller (Rosaceae) familyasından, yaprakları basit ya da loplu, meyvesi sarı, kırmızı, mor ya da siyah renkli, doğal dağılış gösteren, yapraklarını döken, çoğunlukla dikenli, ülkemizde 17 tür ile temsil edilen, ağaç ya da çalımsı bitkilere verilen genel ad.
- Alış, kuş yemişi, yemişen.
- Yabani erik.
- Thorn apple.
- Hawthorn.
alış değeri
- Satılan özdek karşılığında satış değerine eşit olan para.
- Purchase price.
- Prix d'achat
alış ederi
- Bir mal için alım karşılığı ödenen para ve üretim gereçleri ederi.
- Purchase price.
- Prix d'achat