ajan provokatör ne demek?
- Kışkırtıcı ajan.
- Agent provoker
- Agent provocateur
kışkırtıcı
- Kışkırtma işini yapan, muharrik, provokatör
- İnsanı bir şey yapmaya heveslendiren.
- Provocative.
- Instigating.
- Coat-trailing.
- Factious.
- Incendiary.
- Rabble-rousing.
- Seditious.
- Provocateur.
ajan
- Casus
- Bir kimsenin, bir ortaklığın veya bir devletin bazı işlerini gören kimse, iş görevlisi
- Bir teşkilat hesabına gizli olarak çalışan, bilgi toplayan kimse
- Temsilci
- Etken
- Bkz. iş görevlisi
- Bulaşıcı mikroorganizmaları veya organizma üzerinde etkili olabilecek kimyasal maddeleri tanımlamak için kullanılan terim.
- Bkz. aracı
- Hastalık oluşturan veya hastalığı yayan herhangi bir etken.
- Spy
ajanda
- Takvimli not defteri, muhtıra
- Gerekli notların unutulmaması için yazıldığı takvimli defter, andaç.
- Akılda tutulması icab eden şeyleri not etmeye yarayan, takvim şeklinde tanzim edilmiş defter.
- Diary.
- Engagement book.
- Agenda.
- Blank book.
- Memorandum book.
- Pocket book diary.
provokatör
- Kışkırtıcı.
- Provocateur.
- Provo.
- Provocative.
- Inciter.