ajans ne demek?
Kökeni: Fransızca
- Haber toplama ve yayma işiyle uğraşan kuruluş.
- Bu iş kollarının çalıştığı büro.
- Radyoda haber bülteni.
Ajans dinliyor, düşünüyor.
O. V. Kanık - Bir ticari kuruluşu tanıtan, onunla ilgili bilgi aktaran ve bu yolla kazanç sağlayan iş kolu.
- Şirket veya kuruluş adına birtakım etkinlikler yapmakla görevlendirilen kurum veya kuruluş.
- Her türlü havadisi toplayıp, ilgili mevkilere bildiren kuruluş.
- Agency.
- News agency.
- News bulletin.
- Branch, office.
ajan
- Casus
- Bir kimsenin, bir ortaklığın veya bir devletin bazı işlerini gören kimse, iş görevlisi
- Bir teşkilat hesabına gizli olarak çalışan, bilgi toplayan kimse
- Temsilci
- Etken
- Bkz. iş görevlisi
- Bulaşıcı mikroorganizmaları veya organizma üzerinde etkili olabilecek kimyasal maddeleri tanımlamak için kullanılan terim.
- Bkz. aracı
- Hastalık oluşturan veya hastalığı yayan herhangi bir etken.
- Spy
ajan provokatör
- Kışkırtıcı ajan.
- Agent provoker
- Agent provocateur