acting as principal ne demek?
- Asaleten
asaleten
- Bir görevde temelli olarak, asıl olarak, vekâleten karşıtı.
- Kendi adına hareket ederek.
- Vekil olmayış. Kendi işini kendi namına bizzat kendisi yapmak üzere. Kendi namına olmak üzere.
- Acting as principal.
- Acting as principal and not as a representative.
acting
- Yapan, işleyen, temsil eden
- Vekil olan, vekâlet eden.
acting as guarantor
- Kefillik
as
- Kakım.
- İskambil kâğıtlarında birli.
- Bir işte başta gelen (kimse veya şey).
- Arsenik elementinin simgesi.
- (∆S) Entropi değişimi.
- Ermine.
- Stoat.
- Very poisonous metallic element that has three allotropic forms; arsenic and arsenic compounds are used as herbicides and insecticides and various alloys; found in arsenopyrite and orpiment and realgar.
- United States territory on the eastern part of the island of Samoa.
- To the same degree ; 'they were equally beautiful'; 'birds were singing and the child sang as sweetly'; 'sang as sweetly as a nightingale'; 'he is every bit as mean as she is'.
principal
- Düellocu, sermaye, anapara
- Baş, ana, başlıca, büyük, asıl, en mühim
- Başkan, şef, patron
- Yönetici
- Müdür, okul müdürü
- Vekil tutan kimse
- Asıl mesul kimse
- Müvekkil
- Düelloda karşılaşan taraflardan biri
Türetilmiş Kelimeler (bis)
actingacting as guarantoracting copyacting crazyacting high ad mightyacting manageracting ministeracting on commissionacting orderacting outactinactin filamentactinalactigraphactimateasas ... as everas ... so ...as a consequence ofas a countermeasure toas a cure foras a disabled veteranas a familyas a first impressionas a formalityaa 1a alfa lipoproteinemia b basımıa b c basımı