ORS ne demek?
- Kalıntı yumurtalık sendromu.
- Oral rehydration solution.
- Ovarian remnant syndrome.
kalıntı
- Artıp kalan şey, bakiye.
- Bir kentten veya mimarlık eserinden artakalan bölüm, yıkıntı, harabe, enkaz
- İz, işaret.
- Bir toplum, kültür, uygarlık vb.nden artakalan şey
- Daha önce faal olan fakat evrim sırasında fonksiyonunu kaybeden herhangi bir organ ya da yapı.
- Bir maddenin orijinal bileşenlerinden bir kısmının alınmasından sonra geriye kalan kısmı.
- Relict.
- Residue, remainder.
- Remainder.
- Rest.
orsa
- Yelkenleri rüzgârın estiği yöne çevirmekte kullanılan, her iki taraftan yelkenin ortasına bağlanan ip.
- Geminin rüzgâr alan yanı, rüzgâr üstü, boca veya rüzgâr altı karşıtı.
- Geminin, rüzgârın geldiği yöne döndürülmesi
- Yelkenleri mümkün olduğu kadar rüzgarın estiği cihete yaklaştırarak seyretmek hali.
- The weather side of a ship.
orsa alabanda
- Gemiyi birdenbire rüzgârın üstüne çevirme.
- Down with the helm!.