şakacıktan söylemek ne demek?
Say in jest.
say
- Düz, ince, yassı taş
- Çalışma, emek.
- Hac ibadeti sırasında Safa ile Merve tepeleri arasında gidip gelme.
- Düz, tabaka biçiminde, ince yassı taş.
- İri, büyük kaya.
- Arkadaş
- Su kaynağı.
- Elçi.
- Suyun akması.
- Çalışma, Çalışıp çabalama. Gayret sarfetme. Bir maksadın meydana gelmesi için elden geleni yapma. (Osmanlıca'da yazılışı: sa'y)
şakacıktan söyleme
Joking.
şakacıktan
- Şaka olarak.
- Şaka yapar görünerek
- Şaka olarak yapmaya başlamışken, farkında olmadan.
Playful.
söylemek
- Düşündüğünü veya bildiğini sözle anlatmak
- Bir düşünceyi ileri sürmek, ortaya atmak
- Yapılmasını istemek
- Türkü, şarkı vb. okumak
- Yazmak, düzmek.
- Haber vermek
- Önceden bildirmek, tahmin etmek
- Herhangi bir şeyi bildirmek, anlatmak, demek istemek, hatırlatmak
Bade.
Tell.