şahadet etmek ne demek?
- Herhangi bir konuda bildiği, gördüğü şeyleri söylemek.
şahadet getirmek
- "tanrı'dan başka tapacak yoktur ve hz. muhammet onun kulu ve peygamberidir" anlamına gelen kelimei şahadet adını taşıyan arapça sözü okumak.
şahadet
- Bk. görgü tanıklığı
- Bk. tanıklık
- Tanıklık. şahıs: kişi. şâhid: tanık.
- 1. şahitlik etme, şahitlik, tanıklık, kelime-i şehadet. 2. açık, belirti. 3. şehit olma, şehidlik.
- Attesting.
- Witnessing.
- Testifying.
- Attestation.
etmek
- Bir işi yapmak
- Bir durumu ortaya çıkarmak.
- "İyi, kötü" zarflarıyla birlikte davranmak.
- Bulmak, erişmek
- Birini bir şeyden yoksun bırakmak.
- Herhangi bir değerde olmak
- Vermek.
- Eşit değer kazanmak.
- Step.
- Say.