şaşık ne demek?
- Şaşırmış kalmış.
- Şaşkın.
şaşırmış
Amazed, punch drunk, baffled, surprised, taken aback, twisted, blank, confused, all out, lost, puzzled, bewildered, confounded, disoriented, distracted, perplexed, at a loss, all at sea.
şaşı
- Birbirine paralel görme ekseni olmayan (göz veya kimse)
- Gözlerini çarpıtarak.
Squinting.
Squint.
Squint-eyed.
Cross-eyed.
Boss-eyed.
Cockeyed.
Skew-eyed.
Crosseyed.
şaşı bakma
Squint.