ışıl ışıl gözler ne demek?
- Ardent eyes.
ardent
- Şevkli, hararetli
- Işıl ışıl
- Kızgın
- Çok sıcak
- Coşkun
- Ateşli, gayretli
- Parlayan, parlak
ışıl ışıl yanmak
- Parlamak: Gözleri ışıl ışıl yanan bir kara kedi gibi pusudaydı. -K. Korcan.
ışıl
- Işıklı.
- Işıldayan, parlayan.
- Ateş.
ışıl
- Işıklı.
- Işıldayan, parlayan.
- Ateş.
göz
- Görme organı.
- Bazı deyimlerde, görme ve bakma.
- İyi veya kötü nitelikler, tutkular, duygular anlatan bakış.
- Bakış, görüş.
- Suyun topraktan kaynadığı yer, kaynak
- Delik, boşluk
- Çekmece.
- Terazi kefesi.
- Bk. ada.
- Kartlar üzerinde açılan ve içerisine mikrofilm parçası geçirilen delik.