ümit bağlamak ne demek?
- Umut bağlamak
Hem ne güzeldi sesindeki yankı / Ben oraya ümitlerimi bağladımdı
Behçet Necatigil - Pin one's faith on, grasp at, repose in.
umut
- Ummanın verdiği rahatlık
- Ummaktan doğan güven duygusu
- Bu duyguyu veren kimse veya şey
- Ümit
- Umulan şey
- Hope.
- Expectation.
- Expectance.
- Expectancy.
- Wish.
ümit bağlanmak
- Olmasını, olacağını ummak.
ümit
- Umma, beklenti, umut
- Hope.
- Expectation.
- Expectance.
- Expectancy.
- Look-out.
- Sight.
- Trust.
- Thought.
bağlamak
- Bir şeyi bir yere veya bir şeye tutturmak.
- Düğümlemek.
- Yara ilaç koyup bezle sarmak.
- Denk yapmak, paket yapmak.
- Oluşmak, tutmak, meydana gelmek
- Bir iş veya kimse için ayırmak, tahsis etmek.
- Anlaşma yapmak.
- Uyulması zorunlu olmak
- Ilzâm etmek, borçlandırmak.
- Fixate.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
ümit bağlanmakümitümit beslemekümit bırakmakümit burnuümit dünyasıümit edenümit ederekümit etmekümit ışığıümidümidbahşümidbesteümide düşmekümide kapılmakbağlamakbağlamabağlama açınığıbağlama ağızlığıbağlama barınağıbağlama bileziğibağlambağlam değiştirmesibağlam duyarsızbağlam erkesibağlam kaydıbağlabağlaçbağlaç asıntısıbağlaç deyimibağlaç görevi gören kip