ülserli bir yarası olan ne demek?
- Cankery
cankery
- Ülserli bir yarası olan
ülserli
- Ulcerated, ulcerous.
ülserli balanitis
- Enzootik balanopostitis.
- Ulcerative balanitis.
bir
- Sayıların ilki.
- Bu sayıyı gösteren 1, I rakamlarının adı.
- Bu sayı kadar olan.
- Herhangi bir varlığı belirsiz olarak gösteren (sayı).
- Tek.
- Beraber.
- Eş, aynı, bir boyda.
- Ortaklaşa olan, birleşik, müşterek.
- Kuyu. (Osmanlıca'da yazılışı: bi'r)
- Yıldırım. Bulutdan buluta veya bulutdan yere elektrik boşanması.
yara
- Keskin bir şeyle veya bir vuruşla vücutta oluşan derin kesik
- Bir şeyin iç veya dış yüzünde herhangi bir etki ile oluşan ve tehlikeli olabilen oyuk, gedik, yarık.
- Dert, üzüntü, acı.
- Keskin bir şeyle veya bir vuruşla vücutta oluşan derin kesik ya da çürük.
- Yumuşak dokuları oluşturan ögelerin kesici, yaralayıcı veya bunlara benzer araç veya gereçlerle birbirinden ayrılması. Ateşli silah yarası, ısırık yarası, septik ve aseptik yara gibi değişik yara tipleri vardır.
- Scotch.
- Bruise.
- Canker.
- Hurt.
- Injury.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
ülserliülserli balanitisülserli dermatozisülserli enteritisülserli keratitisülserli lenfangitisülserli mural endokarditisülserli postitisülserli vulvitisülserli yangıülserleşmeülserleşmekülserleşmemekülserülser etmekülser hastalığıülser olmaülser olmakbirbir abam var atarım, nerede olsam yatarımbir acı kahvenin kırk yıl hatırı vardırbir açıdabir açida ilerlebir adama kırk gün ne dersen o olurbir ağaçta gül de biter, diken debir ağaçtan okluk da çıkar, bokluk dabir ağız dolusubir ağızdanbibi eyyi halbi gayri hakkın mal edinmebi hadbi haseb il verase