önüne bir kemik atmak ne demek?
- Ağzına bir kemik atmak.
önüne arkasına bakmadan
- Iyi hesap etmeden, düşüncesizce.
önüne bak
- Watch where you're going.
- Care: have a care!, mind your step!.
bir
- Sayıların ilki.
- Bu sayıyı gösteren 1, I rakamlarının adı.
- Bu sayı kadar olan.
- Herhangi bir varlığı belirsiz olarak gösteren (sayı).
- Tek.
- Beraber.
- Eş, aynı, bir boyda.
- Ortaklaşa olan, birleşik, müşterek.
- Kuyu. (Osmanlıca'da yazılışı: bi'r)
- Yıldırım. Bulutdan buluta veya bulutdan yere elektrik boşanması.
kemik
- İnsanın ve omurgalı hayvanların çatısını oluşturan türlü biçimdeki sert organların genel adı
- Bu sert organdan yapılmış.
- İskeleti oluşturan, içinde kollagen teller ve kalsiyum tuzları bulunan, süngerimsikemik ve sertkemik olmak üzere iki tipi olan, kasların bağlanmasıyla hareketi sağlayan, uzun, kısa ya da değişik boylarda olabilen, sertleşmiş bir özelleşmiş bağ dokusu tipi.
- Omurgalı hayvanların iskeletini meydana getiren madde.
- Bone.
- Osseous.
- Osteoid.
- Osteo-.
- Os
Türetilmiş Kelimeler (bis)
önüne arkasına bakmadanönüne bakönüne bakmadanönüne bakmadan yürümekönüne bakmadan yürüyen kimseönüne bakmakönüne bakmayan kimseönüne çıkmakönüne dikilmekönüne eklemekönündeönünde ardında gidilmezönünde diz çökmekönünde eğilmeönünde gitmekbirbir abam var atarım, nerede olsam yatarımbir acı kahvenin kırk yıl hatırı vardırbir açıdabir açida ilerlebir adama kırk gün ne dersen o olurbir ağaçta gül de biter, diken debir ağaçtan okluk da çıkar, bokluk dabir ağız dolusubir ağızdanbibi eyyi halbi gayri hakkın mal edinmebi hadbi haseb il verase