öğrencisi olmak ne demek?
- Sit under.
sit
- Tarih öncesinden günümüze kadar değişik çağların ve uygarlıkların kültür değerlerini temsil eden eser veya kalıntı.
- Bazı ayrıcalıklar dışında olgunlaşmamış bir hücreyi belirten son ek
- 3d pers.
- Sing.
- Pres.
- Of Sit, for sitteth.
- To suit ; to become.
- Be in session; 'When does the court of law sit?' sit around, often unused; 'The object sat in the corner'.
- Be seated.
- Sit around, often unused; 'The object sat in the corner'.
öğrenci
- Öğrenim görmek amacıyla ders alan kimse, talebe, şakirt.
- Bir bilim veya sanat yetkilisinin gözetimi ve yol göstericiliği altında belli bir konuda çalışan kimse.
- Özel ders alan kimse.
- Öğrenim görmek amacıyle herhangi bir öğretim kurumunda okuyan kimse.
- Bir öğretmenin gözetimi ve yol göstericiliği altında belli bir konu üzerinde çalışan kimse.
- Student, pupil, learner.
- Schoolboy.
- Schoolgirl.
- Learner.
- Student.
öğrenci belgesi
- Herhangi bir kuruma verilmek üzere hazırlanan, kişinin öğrenci olunduğunu gösteren yazılı belge.
olmak
- Meydana gelmek, varlık kazanmak, vuku bulmak
- Gerçekleşmek veya yapılmak.
- Bir görev, makam, san veya nitelik kazanmak
- Bir şeyi elde etmek, edinmek
- Bir durumdan başka bir duruma geçmek.
- Herhangi bir durumda bulunmak.
- Uygun düşmek, yerinde görülmek.
- Yetişmek, olgunlaşmak.
- Happen.
- Become.