çile doldurmak ne demek?
- Sıkıntılı bir işin veya bir durumun sona ermesini beklemek
Yirmi beş senedir Beykoz'daki o tekke gibi evde çile dolduruyorum.
Reşat Nuri Güntekin
çile
- Zahmet, sıkıntı, eziyet.
- Dervişlerin kırk gün süre ile kendilerine uyguladıkları zahmetli ve perhizli dönem.
- İpek, yün, pamuk vb. her türlü iplik demeti.
- Yay kirişi.
- Zevk ve sefadan el çekerek kuytu bir yerde yapılan 40 günlük ibadet.
- Eziyet. Sıkıntı.
- Suffering.
- Trial.
- Ordeal.
- Hank.
çile çekmek
- Büyük sıkıntı ve üzüntü içinde yaşamak
- Sıkıntı çekmek. Eziyet içinde yaşamak.
- To suffer a lot.
doldurmak
- Dolmasını sağlamak, dolu duruma getirmek
- Araç deposunu akaryakıtla tamamen dolu duruma getirmek.
- Ateşli silahların içine mermi sürmek
- Bildirge, çizelge, fiş vb. basılı kâğıtların boş yerlerini tamamlamak
- Yaşını, yılını bitirmek
- Ses, koku yayılıp kaplamak
- Belirli bir süreyi kaplamak, almak
- Canlılık kazandırmak
- Charge.
- Load.