çatma kol ne demek?
- Compound lever
compound
- Örtbas etmek
- Takipten vazgeçmek
- Anlaşmak, uzlaşmak
- Terkip etmek
- Taksitle ödemek
- İçinde binalar bulunan etrafı duvarla çevrili arazi
- Birleştirmek, bir bütün haline getirmek
- Şiddetlendirmek
- Borç konusunda anlaşmak
- Bileşik, mürekkep
çatma kaş
- Aralarında kılsız yer olmayıp birbirine kavuşmuş olan kaşlar.
çatma
- Provada geçici olarak bir giysiye iliştirilmiş olan parça.
- Duvarları ağaç gövdesinden birbirine takılarak ve çivisiz olarak yapılan yayla evi, yörük çadırı.
- Bir çeşit döşemelik kumaş
- Ahşap yapılarda ağaç iskeletin temel parçaları.
- Semerin ağaç kısmı.
- Heykel yapımında çamuru ayakta tutan tel iskelet.
- Gemilerin çarpışması.
- Çatmak işi.
- (Resim, Heykel) 1. Heykel çamurunu ayakta tutacak demir çubuk ve tel iskelet. 2. Kurşun çubuklardan yapılan camresim iskeleti.
- Çeşitli kenar biçimi, göze sayısı ve göze büyüklüğündeki ağ parçalarının kenarlarının birbirine birleştirilmesi işlemi.
kol
- İnsan vücudunda omuz başından parmak uçlarına kadar uzanan bölüm.
- Koyun, dana, kuzu vb.nde ön ayağın üst bölümü.
- Giysinin kolu saran bölümü
- Ağaçlarda gövdeden ayrılan kalın dal.
- Makinelerde tutup çevirmeye, çekmeye yarayan ağaç veya metal parça.
- Bazı çalgıların elle tutulan sap bölümü.
- Bir koltukta, bir divanda kol dayamaya yarayan parça.
- Bir şeyin ayrıldığı bölümlerden her biri, dal, kısım, branş.
- Eski alıcı ve göstericilerde, aygıtı çalıştırmak için elle döndürülen, alıcı ya da göstericinin düzeneğini devindiren sap.
- Foreleg.