zuhur ne demek?
Kökeni: Arapça
- Ortaya çıkma, görünme, belirme, baş gösterme, meydana çıkma.
Meclis azaları meyanından aykırı birtakım prensiplere temayül gösterenler zuhura başlamıştı.
Atatürk - Görünme, meydana çıkma, baş gösterme.
- Becoming visible.
- Sudden happening.
- Advent.
- Birth.
- Coming.
- Dawn.
- Emergence.
- Appearance.
zuhur etmek
- Ortaya çıkmak, görünmek, belirmek.
- Baş göstermek.
- Appear
- Manifest itself
zuhurat
- Gerçekleşeceği düşünülmeyen, hesapta olmayan, umulmadık, olağan dışı olgular.