zilli ne demek?
- Zili olan, üstünde zili bulunan.
Çalgıcıların oğlu, elinde kenarları zilli kocaman bir tefle ortaya fırladı.
Latife Tekin - Edepsiz, eli maşalı, şirret (kadın).
- Having a bell.
- With cymbals/bells.
- Quarrelsome.
- Shrewish.
zilli bebek
- Şakşakçı.
zilli çalarak çağırmak
- Ring for.