zemin ne demek?
- Taban, döşeme, yer
Kırmızı bir zemin üstünde bir sürü insan, havada uçan beyaz bir kuşa bakıyorlardı.
M. Ş. Esendal - Kumaş, süslü kâğıt, halı, yer muşambası, tablo vb. desenli nesnelerde, biçimlerin üzerinde yer aldığı renk.
- Temel, dayanak
Asıl sohbet zemini nadide yemek tarifi, köşk ve bahçe tanzimidir.
R. H. Karay - Yeryüzü, dünya.
- Bir şarkının, sahnede az sayıda çalgıyla icrasını sağlamak amacıyla, arka planda kullanılmak üzere canlı icra edilecekler dışındaki seslerini içeren önceden kaydedilmiş h
- Yer, yeryüzü.
- Temel, dayanak.
- Konu, tema.
- 1. yer, yeryüzü. 2. temel, dayanak. konu, tema.
- Backcloth.
- Backdrop.
- Background.
- Floor.
- Ground.
- Groundwork.
- Level.
- Stage.
- Ground-.
- Soil.
- Earth.
- Ground on which a building rests.
- Ground floor.
- Bottom.
- Base.
- Terrain.
- Basement.
zemin değer
- Işıma, ses, v.b. nicelikleri ölçerek yapılan deneylerde analit yokken numune matriksinin analitin vereceği yerde, bunların yayıldığı kaynaklar kapalı olduğu veya çalışmadığı durumlarda da ölçülen nicelik..
- Background.
zemin emsali
- Bk. yeraltı katsayısı