zırıl zırıl ne demek?
- Sürekli zırıldamayı anlatır.
- Bolca
Bazı sıkı zamanlarda öyle olur ki, sırtımdan çıkan gömleği elimde burup sıktığım zaman, tekneden çıkmış çamaşır gibi, zırıl zırıl su akar.
R. N. Güntekin
sürekli
- Kesintisiz olarak süren, kalıcı, devamlı, baki, daimî.
- Uzun süreli olarak, daima.
- Ötümlü.
- Kendi içinde kesintisiz olarak sürüp giden (uzay, zaman).
- Continuous.
- Lasting.
- Constant.
- Steady.
- Enduring.
- Permanent.
zırıldama
- Zırıldamak işi.
zırıldamak
- Durmaksızın söylenerek hoşnutsuzluğunu açığa vurmak.
- Sürekli ağlamak.
- Bitch.