yontulmuş ne demek?
Cut
cut
- Kesmek
- Devam etmemek
- Ortadan kaybolmak
- Sulandırmak, seyreltmek
- Diş çıkarmak, dişi çıkmak
- Kesişmek
- Bk. kesme
- Biçmek
- Makasla kesmek, budamak; kırpmak.
- Kesilmiş, kesik, biçilmiş
yontulmuş kukla
- Yontularak yapılmış kukla.
Carved wood.
Bois sculpté
yontulma
- Yontulmak işi.
- Yer biçimleriyle oldukça engebeli bir bölgenin, uzun bir aşınma sonunda, az dalgalı, düzleşmiş bir yerey durumuna dönüşmesi, bkz. yontukdüz.
Planation.
Aplanissement