yargisal ne demek?
- Judgmental
judgmental
- Yargisal
- Yargıcı, eleştirici, tenkitçi, yargılama eğilimi olan
yarga
- Büyük piliç.
- Yarka.
- One-year-oldhen.
yargı
- Kavrama, karşılaştırma, değerlendirme vb. yollara başvurularak kişi, durum veya nesnelerin eleştirici bir biçimde değerlendirilmesi, hüküm.
- Yasalara göre mahkemece bir olay veya olgunun doğuşuna etken olan sebeplerin de göz önünde bulundurularak değerlendirilmesi sonucu verilen karar, kaza
- Mahkeme.
- Yüklemle bildirilen karar veya düşünce: Geleceksin, gideceğiz, yapsın vb.
- Devletin türe düzenini korumaya ilişkin bağımsız bir yargıç kuruluşunca yaptığı görev ile türe uyuşmazlıklarının yargılıklarda çözümlenmesi eylemi.
- Yargıcın gördüğü bütün davaları, olaya ilişkin yasalara göre çözümlemek için söylediği en son söz.
- Hüküm, muhakeme.
- Adalet.
- Estimation.
- Judgment.