yanacak şey yığını ne demek?
- Pyre
pyre
- Ölü yakılan odun yığını
- Ölüleri yakmaya mahsus odun yığını
- Yanacak şey yığını.
yana aşındırma
- Akarsuların içinde yer aldığı koyağı, yamaçlardaki selinti sularının da yardımıyla aşındırıp yatıklaştırarak geriletmesi olayı.
- Lateral erosion.
- Érosion latérale
yana atılım
- Vücudun, yana genişçe bir adım alıp ağırlığı yandaki bacak üzerinde tutarak ayakta bulunduğu durum.
- Lunge sideways.
- Fente latérale
şey
- Madde, eşya, söz, olay, iş, durum vb.nin yerine kullanılan, genellikle belirsiz anlamda söylenen bir söz. Kararsızlık ifade biçimi.
- Nesne, madde
- Kararsızlık durumunda muhtelif sorulara cevap için tercih edilen bir ifade biçimi.
- (Günlük dilde) Herhangi bir düşünce konusunu göstermeğe yarayan belirsiz terim. (Felsefede) 1- Düşünen bilincin konusu olabilen, gerçekte var olmayıp da yalnızca düşünülmüş olan herşey. Bu anlamda: düşünce nesnesi = ens rationis. 2- Kişiye karşıt olarak: Bilinçten yoksun varlık. 3- Gerçek olan, bilincin dışında, kendi başına var olan tek nesne (ens reale). Böyle bir var olan, tek nesne olarak niteliklerin taşıyıcısı töz diye de anlaşılır. 4- Duyularla kavranabilen cisimsel nesne.
- Bk. nesne
- Stuff.
- Object.
- Matter.
- Article.
- Affair.
yığını
- [yığın] accumulation, congeries, agglomerate, tons, agglomeration, aggregation, bank, batch, budget, bulk, bundle, cartload, chunk, clamp, clump, collection, conglomerate, conglomeration, crowd, drove, flock, force, heap, hill, huddle, lump, mass, mound.