yırtılmış ne demek?
- Yırtık duruma gelmiş.
- Yırtık, utanmaz.
yırtık
- Yırtılmış olan
- Eskimiş, parçalanmış.
- Cırlak, tiz, keskin (ses)
- Utanması, çekinmesi olmayan
- Yırtılma sonucu oluşmuş yarık.
- Yırtılma sonucu ortaya çıkan yapı kusuru.
Rent.
Rupture.
Slash.
Slit.
yırtılmışlık
- Yırtılmış olma durumu
yırtılma
- Bkz. lakerasyon
- Yırtılmak işi
- Genellikle satır eşlemesinin bozulması, yayının güçsüz olması, iyi alınamaması, karışma gibi nedenlerden dolayı, resimde satırların bozulması, yataylıktan sapması, sağa ya da sola yatmış olarak parçalara bölünmesi biçiminde ortaya çıkan bozukluk.
- Filmin herhangi bir nedenle zorlanması sonucu ortaya çıkan yırtıklar. TV
- İnce metal parçaların, aşırı yükleme sonucu, iki ya da daha çok parçaya ayrılması olayı.
Tearing.
Tear(ing), film tear(ing),.
Tearing, picture tearing.
Riss, Filmriss,
Zerreisseh (des Bildes)