whole asset balance sheet ne demek?
- Tüm varlık bilençosu
tüm
- Bir şeyin bütünü, tamamı, hepsi.
- Yarım olmayan, bütün, eksiksiz.
- Tümsek.
- Bk. tam
- Whole.
- Entire.
- Total.
- Clear.
- Undivided.
- Utter.
whole
- Tüm, toplam
- Tam, bütün, tüm
- Sağlam, sağ, iyi, sağalmış, iyileşmiş
- Tüm, bütün, kül
- Tam şey
- Toplam
whole asset protability
- Tüm varlıkların karlılığı
asset
- Mal, mülk
- Varlık, değerli şey
- Kıymetli şey, kıymetli vasıf
balance
- Balans
- Dengede tutmak
- Dengelemek
- Bakiye
- Denge
- İcra veya kayıt sırasında çalgıların ses şiddetlerinin birinin diğerine baskın gelmeyecek biçimde yakın olması.
- Steryo bir müzik sistemindeki her bir hoparlörden çıkan ses şiddetinin aynı değerde olması.
- Bir sesin tüm frekans aralıklarının, birisinin diğerine baskın gelmemesi için yakın değerlerlerde tutulması.
- Tartmak, muvazene sağlamak
- Eşit olmak, dengeli olmak
Türetilmiş Kelimeler (bis)
wholewhole asset protabilitywhole bloodwhole brotherwhole capital probabilitywhole capital turnoverwhole coloredwhole colouredwhole cornwhole galewhowho acts with maturitywho always objectswho are the starswho are you withassetasset accountasset and equitiesasset and liability statementasset based marketingasset categoryasset costasset cost flexibilityasset depreciationasset exchange transactionsassedassegaiassemblassemblageassemble