weep on sad fate ne demek?
- Kötü kadere ağlamak, alın yazısına ağlamak
weep
- Akıtmak
- İltihap akıtmak
- Ağlamak, göz yaşı dökmek
- Sızmak, damlamak
- Ağlama
- Ağlama nöbeti.
weep bitterly
- Acı acı ağlamak
on
- Dokuzdan sonra gelen sayının adı.
- Bu sayıyı gösteren 10, X rakamlarının adı.
- Dokuzdan bir artık.
- Ketonları gösteren son ek, propanon (dimetil keton): 2-bütanon (etil metil keton) gibi.
- -one.
- Deca-.
- In progress; proceeding; as, a game is on.
- In operation or operational; 'left the oven on'; 'the switch is in the on position' planned or scheduled; 'the picnic is on, rain or shine'; 'we have nothing on for Friday night' indicates continuity or persistence or concentration; 'his spirit lives on'; 'shall I read on?' in a state required for something to function or be effective; 'turn the lights on'; 'get a load on'.
- With a forward motion; 'we drove along admiring the view'; 'the horse trotted along at a steady pace'; 'the circus traveled on to the next city'; 'move along'; 'march on'.
- Indicates continuity or persistence or concentration; 'his spirit lives on'; 'shall I read on?'.
sad
- Osmanlıca'da yazılışı: sa'd
- Kutlu, uğurlu. iyilik, kuvvetlilik.
- Yüz sayısı.
- Yarılmak, yarmak.
- Mihnet, meşakkat, zahmet.
- Kederli, üzgün, mahzun, gamlı
- Hazin, acınacak, esef edilecek
- Keder verici, kasvetli
- Bedbaht
- Hayırsız, yetersiz
Türetilmiş Kelimeler (bis)
weepweep bitterlyweep oneself to sleepweeperweepersweepinessweepingweeping eczemaweeping willowweepinglyweewee hourswee weeweedweed killeronon a charge of murderon a daily basison a full stomachon a givenon a given dayon a knife edgeon a large scaleon a lineon a major scaleoo henryo ağır yaralıo anda söylemeko anda uydurmak