voluntary control ne demek?

  1. Öz denetim
  2. İstemli kontrol

öz

  1. Bir kimsenin benliği, kendi manevi varlığı, iç, nefis, derun, varoluş karşıtı
  2. "Kendine, kendi kendini" anlamlarında birleşik kelimeler türeten bir söz.
  3. Bir şeyin en kuvvetli veya kıvamlı bölümü, hülasa, zübde.
  4. Çıbanların içinde ölmüş dokudan oluşan irinle birlikte çıkan parça.
  5. Kendi, zat
  6. Bir şeyin temel ögesi, künh, zübde
  7. Bitkilerin kök, gövde ve dallarının boydan boya ortasında bulunan, hafif, gevrek ve çoğu yumuşak bölüm.
  8. Kan bağı ile bağlı olan, üvey olmayan
  9. İçine, arılığını, saflığını bozacak hiçbir şey karışmamış olan, saf, arı.
  10. Dere, çay.

voluntary confession

  1. İhtiyari itiraf
  2. Herhangi bir etki altından kalmadan yapılan itiraf

voluntary conveyance

  1. Mülkiyetin ivazsız temliki

control

  1. Kontrol etmek
  2. Denetlemek
  3. Kontrol
  4. Kontrol yapmak
  5. Yoklamak
  6. Otorite
  7. Komuta
  8. İdare etmek, hakim olmak
  9. İşletmek
  10. Kumanda cihazları, kontrol kolları ve düğmeleri

Türetilmiş Kelimeler (bis)

voluntary confessionvoluntary conveyancevoluntary courtesyvoluntary chainvoluntary changesvoluntaryvoluntary associationvoluntary bankruptcyvoluntary debtsvoluntary domicilevoluntarilyvoluntarinessvoluntarismcontrolcontrol accesscontrol access to shared resources usingcontrol accountcontrol animalcontrol apparatuscontrol ballcontrol bar on playbackcontrol batterycontrol blockcontracontra accountcontrabandcontraband goodcontraband of war
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın