veda etmek ne demek?
- Vedalaşmak, esenleşmek.
Onu daima öper ve sefere çıkacakları zaman en sonra ona veda ederlerdi.
N. F. Kısakürek - (mecazi) sevilen bir şeyle olan ilgisini kesmek.
Dünyaya veda ettik, atıldık doludizgin / En son koşumuzdur bu, asırlarca bilinsin.
Y. K. Beyatlı - Bid a person adieu, make one's adieus, bid farewell, bid smb. farewell, make one's farewells, take one's farewell of, take one's leave, take leave, take leave of.
veda etme
- Leave taking.
veda etmeden aceleyle gitmek
- Bundle
etmek
- Bir işi yapmak
- Bir durumu ortaya çıkarmak.
- "İyi, kötü" zarflarıyla birlikte davranmak.
- Bulmak, erişmek
- Birini bir şeyden yoksun bırakmak.
- Herhangi bir değerde olmak
- Vermek.
- Eşit değer kazanmak.
- Step.
- Say.