uykuya varmak ne demek?
- Uyumak.
- 1) uyumak: Yemek biter bitmez Ali sol elini yastık yaptı, hemen uykuya vardı. -Y. Kemal. 2) mec. sükûnet, sessizlik, hareketsizlik içine girmek: Etrafı kapatan dik, sivri dağlar duman ve bulut sarılı kocaman başlarını birbirine dayayarak çoktan uykuya varmışlardı. -R. H. Karay.
uykuya ait
- Slumberous
uykuya dalmak
- Rahat, derin bir şekilde uyumak.
- Uyumaya başlamak: Sonunda uykuya dalınca, ay ışığı uyuyan denizcilerin mutlu yüzlerini apak aydınlattı. -Halikarnas Balıkçısı.
- Fall asleep, drop asleep, go to sleep, drop off.
varmak
- Erişilmek istenen yere ayak basmak, ulaşmak, vasıl olmak
- Belli bir duruma veya düzeye gelmek.
- Hoş olmayan bir sona ermek
- Bir şeyi iyice anlamak veya duymak.
- Acımadan, çekinmeden yapmak.
- Kadın, evlenmek
- Bir durumdan başka duruma geçmek.
- Approach.
- Arrive.
- Arrive at.