uygunsuz ne demek?
- Kötü davranışlarda bulunan, çirkin hareketleri olan
Birtakım uygunsuz, meymenetsiz heriflerle geziyormuş.
H. Taner - Uymayan, yakışık almayan, yaraşmayan, münasebetsiz
Uygunsuz dediğim vakalardan biri bir salon oyunu yüzünden çıkmıştır.
R. N. Güntekin - Unsuitable.
- Inconvenient.
- Improper.
- Wrong.
- Indecent.
- Unhandsome.
- Incorrect.
- Unseemly.
- Derogatory.
- Illegitimate.
- Impolitic.
- Inapposite.
- Inappropriate.
- Incongruous.
- Indecorous.
- Indelicate.
- Ineligible.
- Inexpedient.
- Infelicitous.
- Near the knuckle.
- Malapr.
- Awkward.
- Inept.
- Inopportune.
- Obnoxious.
- Undue.
- Unearthly.
- Unfortunate.
- Unhappy.
- Untimely.
- Out of turn.
- Out of place.
- Ill- assorted.
- Ill- matched.
- Inimical.
- Out of the way.
- Ratty.
- Tasteless.
- Unapt.
- Unbecoming.
- Unfit.
- Unsuited.
uygunsuz antidiüretik hormon salgılanması sendromu
- Syndrome of inappropriate secretion of antidiuretic hormone.
uygunsuz baz çifti
- Dna'Da normal Watson-Crick çiftini oluşturmayan bir baz çifti.
- Mismatch base.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
uygunsuz antidiüretik hormon salgılanması sendromuuygunsuz baz çiftiuygunsuz baz çiftinin onarımıuygunsuz bir birlikuygunsuz birliktelikuygunsuz davranışuygunsuz evlilikuygunsuz kadınuygunsuz kısımları çıkarmakuygunsuz olarakuygunuygun adımuygun adım yürümekuygun adım yürüyen kimseuygun adım yürüyüş